23 Nisan 1920, Türk milletinin var oluş mücadelesinde kendi azim ve kararlılığıyla netice almasının önemli örneklerinden birisidir. Milli iradeyi her türlü irade ve gücün üstünde tutan milletimiz için, milli iradenin dışında hiçbir yönetimin hiçbir vesayetin tanınmayacağının ilanı, Atatürk'ün demokrasi düşünün Türkiye Büyük Millet Meclisi ile gerçeğe dönüştüğü günün yıldönümüdür.
Türk Milleti’nin vereceği her söz ve karara saygı duyup başka söz ve karar tanımayanların, yurttaşları arasında hiç kimsenin bir diğerinden üstün olmadığı, her vatandaşın eşit haklara sahip olduğu bu günün çocuklara da armağan edilerek ülkenin gelecek nesillere emanetinin de bir nişanesi ve cumhuriyet yolunda atılan ilk adımdır.
Atatürk'ün “ Türk milletinin asırlar süren aranmalarının özü ve O'nun bizzat kendisini idare etmek şuurunun canlı bir timsali ” olarak nitelediği Türkiye Büyük Millet Meclisi; aziz Türk milletinin ruh kökünden doğup ordular kurup yönetmiş, kurtuluş ve kuruluş umutlarını bayraklaştırmış, mekteplerden getirilen sıraların üzerinde Türk geleceğinin yazıldığı bir merkez olarak dünya parlamentoları arasında ayrıcalıklı bir yere sahip olmuştur.
Bu asil milletin çocukları ile dünya çocuklarının el ele kutladığı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, ülkemizin geleceğini inşa edecek, iyi yarınlarımızın mimarı çocuklara milletimizin verdiği değerin de en güzel tezahürüdür.
Çocuklarımıza daha güzel, daha yaşanabilir bir ülke ve dünya bırakmak, onları huzur, güven ve barış ortamında geleceğe hazırlamak herkesin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi ile mümkündür.
Ülkemizin, ülkümüzün bekçileri gelecekte milletimizin vekaletini taşıyacak çocuklarımız ile gençlerimizi ülkesini ve milletini seven, onlar için çalışıp üreten bireyler olarak yetiştirmek, kendilerine çok daha parlak yarınlar hazırlayabilmek bizlere düşen görevlerdir.
Ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü koruyan, tam bağımsız, çağdaş medeniyeti yakalama gayreti içerisinde kuvvetler ayrılığını kurmuş, tarafsız bir idari ve yargı sistemiyle yolsuzluk ile yoksullukla etkin mücadele eden, milli menfaatleri ön planda tutan, ekonomi, eğitim, kültürde milli politikalar uygulayan millet meclisleriyle güçlü olunabilmektedir.
Türkiye’nin parçalanışını bekleyen, Cumhuriyet yönetiminin varlığına hazımsızlık duyan kötü kalpli hainler karşısında her zaman birlik, beraberlik ve kardeşlik içinde geleceğini inşa etmek isteyen yerli ve milliler de var olacaktır.
Her karışı hürriyet kokan cennet vatanımızda dahili ve harici zalime, işbirlikçiye karşı Türk’ün kurtuluş ve kuruluş yürüyüşünü gerçekleştiren Atatürk ile vatanımız için canlarını veren tüm Şehitlerimizi rahmetle, Gazilerimizi minnetle anıyoruz.
Ne mutlu yerli ve milli olup sevdası Türkiye olanlara…
YORUMLAR