Allah'ın iyi ve güzel kullarına mükâfat olarak ikram edeceği cennete, her insan gitmeyi arzu eder.Halbuki cennete gitmek için;İman lazım, ibadet lazım, fedakarlık lazım, nefis ve şeytan ile mücadele etmek lazım. Görülüyor ki, cehenneme gitmek için, yukarıda sayılanları terketme, güzel hasletlerden uzak durma,kul hakkını yeme, ve Allah'a şirk koşma gibi cehenneme giden şeytani menzillerdir.Bu davranışlarda insanın nefsine hoş geldiği için birçok insan,maalesef bu güzergahı tercih etmektedir.Bu da gösteriyor ki, insan cennetini de cehennemini de bu dünyada yaşarken kazanacağını bilmesi gerekiyor.
Şunu ifade etmek gerekir ki,insan kendi familyasına yapılan zulümler, işkenceler,katliamlar,yakıp yıkmalar,yok etmeler, güya çıkarları uğruna,fikirleri uğruna ve inançları uğruna yapılan bu kadar vahşetin sonun da şu bir gerçek ki cennetin ucuz olmadığı,cehenneminde lüzumsuz olmadığı gerçeğini haykırmakta dır.İnsanlık neden bu kadar vahşi olabiliyor.Hayvanlar dünyasında vahşi olan etçiller bile kendi familyasını korurken,in sanlar neden birbirini yok etme içgüdüsüne sahip oluyor. Halbuki birçok toplum insani değerlere sahip, her insanla teke tek konuşulduğu zaman bunu anlamak zor olmuyor. Buda gösteriyor ki, dünyayı yönetme arzusunda olan toplumları sömürme ve birbirini kırdırma hastalığında olan despot politikacı ve dünyayı dizayn etmeye çalışan insana benzeyen şeytanlaşmış olanlardır. Sözüm ona en iyi insan biziz yalanını kullanan küresel güç dediğimiz kapitalizmin kan emici vampirleri insanlığı perişan etmektedir. İnsanlığın Marifet ve hakikat pınarından uzak olmasından kaynaklanmaktadır.Hakkı ve hukuku yenilen insanların,ahiretin hesap gününde gerçek adaletin tecelli edeceği gerçeğine inan mayan bir ruh hali ile,hesap gününde adaletin zerre miktarı şaşmayacağına inanan bir insanın ruh halinin aynı olmayacağını ruh ilmi(psikoloji) ve İslam inancı da aleni bir şekilde ortaya koymaktadır. Ahirette adaletin tastamam olacağına inanan, sekinet ve mutmain şeklinde hayatını sürdürmektedir.Diğeri ise ruh hastası kıvamında yaşamını sürdürmektedir.Elbette hiç bir insan bir başka insanın cehenneme gitmesini istemez. Özellikle Müslüman her insanın hidayet yoluna yönelmesi için dua eder ve umut eder. Hz Ebu Bekir (r.anh) deyimi ile:"Cehennemin kapısı veya cehennem de,Allah vücudumu o kadar büyütsün ki hiçbir ehli imana yer kalmasın." demesi ve buna benzer birçok İslam aleminde bu doğrultuda da ifadeler kullanması, samimi Müslümanların düşüncelerini yansıtmaktadır.
İlk insan ve ilk peygamber Hz Adem(a.s)'den itibaren son peygamber bizim peygamberimiz Allah Resulü(s.a.v)'e kadar 124 bin peygamber geldiği hadisi şerifte rivayet edilmiştir. Bazı rivayetlere göre 224 bin olduğu da ifade edilmektedir.Kur'an'ı 25 peygamber ismi geçmektedir. Yüce Allah,peygamberleri vasıtasıyla insanlığın doğru yola iletilmesi Tevhid inancına davet etmesi, Hak adalet ve ahlaka davet etmesiyle birçok insan ve millet buna inanmış ve kabul etmiştir.Bunun yanında, inanmayıp Allah'a asi olan topluluklar olmuş ve helak olmuşlar dır.Bir çok peygamberi şehit etmişler, vefatından sonra da ağlayıp sızlayıp yok ettiği peygamberlerine ilahlık ve ila hın oğlu yakıştırmasını yaparak şirk, Vahdet-i vücud,Tevhid teklik inancından uzaklaşmışlardır. Her millete ve topluluğa Allah peygamber göndermiş varlığını tebliğ etme ve hakikatleri öğrenme imkanı vermiştir. Hakikate kapalı kalpli insanların ve kralları zulümlerine devam etmişlerdir.
Helak olan kavimlerden biride Ad Kavmidir.Hz Nuh'tan sonra peygamber olarak gönderilmiş olan Hz. Hud (a.s) gelmiştir. Ad Kavmi Hz Hud'u yalanlamış, inkar etmiştir.Bunun sonucunda;7 veya 8 gün ve gece süren şiddetli kasırga ve rüzgar sebebiyle helak olmuş ve geriye hiçbir şey kalmamıştır. Hakka suresi ile birlikte Fussılet ve Kamer surelerinde bu olaydan bahsedilir. Hz Nuh'tan sonra putperestliği getiren ilk kavim Ad Kavmidir. Bunlar kibir ve sapkınlıkların dan dolayı helak olmuşlardır.
Hz Hud döneminde gerçek leşmiş kıssayı sizlere aktarmak istiyorum.Kibir ve azgınlığıyla bilinen Ad kavminin hükümdarı Şeddad;Hz Hud, onu dine davet etmiş ve iman ederse cennete gireceğini ve cennetin güzelliğini kendisine anlatmış;O da "O halde bu pek önemli değildir.Bu cenneti ben dünyada yaparım." demiş ve sonra güya cenneti takliden Suriye'de İrem veya Bağ-ı İrem denen misli görülmemiş bir bahçe yaptırmış.Bahçenin tamamlandığı haberi Hadramut'ta bulunan Şeddad'a ulaşınca ordusuyla birlikte Suriye'ye gelmiş. Bahçeye bir konaklık mesafe kalınca ayakları gümüşten, Boynuzları altından ve gözleri Yakuttan bir ceylan görmüş.Avlanmak maksadıyla ardına düşmüş. Böylece ordusun dan ayrılmış, tam bu sırada karşısına Hz. Azrail çıkmış ve canını almış. Yaptırdığı bahçeyi görmek kendisine nasip olmamış, Ordusu da gökten gelen bir sesin dehşetiyle yok olup gitmiş.(Ravzatu's-safa 1-10)
Allah(c.c)"Biz ancak Rabbinin buyruğuyla ineriz. Geçmişimiz geleceğimiz ve aralarındaki her şeyimiz O'nundur,yani O'nun emrine tabidir ve Rabbin asla hiçbir şeyi unutmaz."(Meryem suresi 64.ayet)
Hakka ve hakikate kalplerimizin açık olması dileğiyle selam ve dua ile kalın.
YORUMLAR