Nasıl iyileşirsin söyle, damdan düşeni yanına getireyim olur mu? Olmaz, damı bile getirsen! Dermansıza bir derman mı? Hiçbir şifası yazıya dökülmez desen, lâkin yazarak yazarak ne çok iyileşenler var değil mi? Șiire benzeyen ve ses uyumundan münezzeh hiçbir ebced hesabı yok, üstelik üzerlik zamanın tütsülerini bozabilecek ne bir nazarı ne de bir büyüsü! Biteviye yazılıyor ama ya oluyor ya da olmuyor! Düz cümleler ve yapısı bozuk olmayan devrik cümleler ile kendini ifade edebildiğin vakitte muhteşem düşlerine dair ne varsa pekiştiğini göreceksin ve muhteşem yanı yazılırken, içinde manaya menkul sözler dildeki onun karşılığını bir bir ortaya çıkaracak. Birkaç boy farkını geç, at başını bir kenara bırak, burun farkı bile olmadan bir mânânın üzerinde karşılıklı güzel duran ve eșitlenen hâlleri olmalı, işte biri birinden geriye kalıyor ise büyüsü bozuluyor. Güzel yazmak mı, güzele güzel yazmak mı? Her ikisi de oluyor diyebildiğin bir an, sanat değeri taşıyan sözlerin her hangi bir metinde karşına çıkması hiçten bile değil. Hafif sıyrık değil atlatılan yazıların kazası! İnan ayakta tedavisi yok kimisinin, kimisinin de okunmadan zamansız ölümü var ve hayatta kalanları yazabildin biliyorsun. Okunmayan her yazı için ölüm erken, lâkin çok erkene aldığımız düşlere geç kaldık. Sorsalar niye yaralı sözler bıraktın ve bilseler bu çağ nasıl bir çağ? Dibi görünmez uçurumlardan atlamayana yazılacak tek bir söz yok! Güzelin göz kamaştıran o büyüsüne kapılmak
desen, ondan özge kaç güzel yer var, o güzelim yazının yerini tutacak? Yazıp yazıp bırakır insan öylesine, lakin yok öyle bir yer! Öyle bir yer yok diye hiçbir şey yok desek de bekleyen ıslak gözlerin bıraktığı muhteşem vuslat var. Evet, vuslat diyoruz da güzelliğin yerine geçecek mi? Yine sor ısrar zamana ne zaman nerede ve nasıl? Bir araya hiç gelmez bütüne her dem eksik bir yanı, yanından geçsen bahanesi cebinde “biraz daha zaman” değil mi? Șimdi, söyle vaktine onsuz ne yazılır. Yazılır mı hiç bilmiyorum. Onsuz yazdın olmadı ve tekrar yazmaya çalıştın, başlamadan bitti. Hangi güne kahreden düşün bir adım ötesi nedir ne değildir? Zaman biraz daha kendi ağırlığına doğru geçiyor! Sordun hiç geçmiyor onsuz beş vaktin zahmeti ve ne vakitler harcanıyor biliyor musun yazamadan sebepsiz.
YORUMLAR