Bizim çocukluğumuzda teknoloji bu kadar gelişmiş değildi. Bilgisayarı sadece okul kitaplarından tanırdık. Televizyonların ise sadece bir tek kanalı vardı. Susam sokağı ve çizgi film saatini heyecanla beklerdik. Bazen bilya oynar bazense fırıldak döndürürdük ve iddiaya girerdik, aramızda kimin fırıldağı çok dönecek diye.
Şimdi ise belli bir yaş ortalamasına geldik ve teknoloji ile beraber fırıldaklarda değişti. Yaşımız ilerlediğinde ve taşradan büyük şehre göç ettiğimizde öğrenmeye başladık fırıldakların çeşitliliğini. Çocukken olduğu gibi fırıldak döndürmeye benzemiyordu hayat . Çünkü başlı başına tam bir dönence idi zaten. Oysa dönmenin ne çok çeşidi varmış ta, biz bilmiyormuşuz.
Kimileri bir koltuğun etrafında dönüyor Kabe’yi tavaf eden hacılar gibi, kimileri rüzgara göre yön değiştiriyor her devrin adamı oluyor rüzgar gülleri gibi, kimisi öyle bir kıvırıyor ki dansözlere taş çıkartır, kimisi var vurdukça dönüyor kiriştek gibi, bazısı var bu işte çığır açmış, dönmeyi meslek edinmiş dönüyor dönme dolap gibi. Yani say say bitmez bir sürü çeşidi var dönmenin. Zamana, mekana ve adama göre değişiyor. Dönmek o kadar prim yapıyor ki bazen, dün köpek dediklerine bugün öpek diyorlar tabir yerindeyse.
Ama bizim ruh portremiz, karakterimiz bu işe elverişli olmadığından, ne madde etrafında dönüyoruz ne de koltuk için tavaf ediyoruz. Biz sadece ve sadece inandığımız değerler uğruna mücadele ediyoruz işin sonunda vebalı gibi toplumdan soyutlanmak olsa bile. Cennet mekan Muhsin Yazıcıoğlu’nun da dediği gibi ‘’Bir saniyesine bile hakim olamadığımız ,hükmedemediğimiz bir hayat,bir dünya için bu kadar fırıldak olmaya gerek yok !‘’
Velhasılı gerek normal hayatta gerekse siyasi arenada dünü unutup güne bakan,çarkıfelek karakterli insanlar unutmamalılar ki toplamış oldukları tüm puanları bir iflas butonu ile kaybetme ihtimalleri de var.
‘’Gücü görünce eğilenler, Güçsüz görünce dikilenler, Demirliğine güvenip, Pas tutup çürüyenler, Konu menfaat olunca, Bin bir kılığa bürünenler, Göründüğü gibi olamayıp, Olduğu gibi görünmeyenler, En ufacık bir rüzgarda,Yörüngesi ters dönenler, Kurt postuna bürünüp de,İtler gibi ürüyenler‘’ bilsinler ki; Batı Cephesinde değişen bir şey yok filmi artık gösterimden kalktı. Çünkü menfaat mayasının çalındığı göl artık kurudu, sizde geriye kalan bataklıkta çırpınmaya devam edeceksiniz benden söylemesi…!
YORUMLAR