KAMİL BAYSAL

KAMİL BAYSAL

[email protected]

KENDİNİ BİLMEK – 12

16 Eylül 2025 - 00:00

    Marcus Aurelius kendisine şu güzel önermede bulunuyor: “İyi bir insanın nasıl olması gerektiğini tartışma artık, iyi bir insan ol! (“Yıldızların Örtüsü Yoktur” Marcus Aurelius, Çeviren: Şadan Karadeniz, Yapı Kredi Yayınları, s.81) Öyle değil mi ama? Hep aynı şeyleri tekrarlayıp durmak değil artık iyi bir insan olmak gerekiyor. İşte kendini bilen insan olmak gerekiyor.

        İyi de herkesler kendini bilmekten söz edip duruyor. Kendini bildiğini söylüyor ve genelde hep başkalarının kendini bilmediğinden yakınılıyor. Doğrusu kendisini bilmeyen başkasını ne bilsin

         Konuya biraz da kendini bilen insanın ne yaptığı nasıl davrandığı nasıl düşünüp nasıl davranmadığı yönünden yaklaşalım.

1.         Kendini bilen insan, kendine saygılıdır. Eksiklik, aksaklık, olumlu olumsuz, güçlü zayıf vb yönlerini bilir ve kabullenir. Hata yaptığında, yanlış bir şey yaptığında rahatsızlık hisseder, öz eleştiri yapar, mümkün olduğunca bir daha yapmamak yönünde karar verir,  birileri zarar gördü ise telafi etmeye çalışır ama sonunda kendisi ile barışır. Yani kendisi ile barışıktır. Yine kendini bilen insan, başkalarına da saygılıdır. Başkalarını da eksileri artıları ile, olduğu gibi kabullenmeye çaba gösterir. Bu durum asla karşıdakinin yanlışlarını onaylamak anlamında anlaşılmamalıdır.

2.         Kendini bilen kişinin saklayacağı çok şey yoktur. Bu nedenle de şeffaf (saydam-görünür) olmalıdır. Mahremiyeti dışında saklayacak bir şeyi yoktur çünkü. Dibindeki çakıl taşlarını gösteren sular gibi, pırıl pırıl, ışıl ışıl olmalıdır. Bu durum güven yaratır ve toplumun güven duyduğu kişi olduğu anlamına gelir.

3.         Kendini bilen kişinin empati yeteneği gelişmiştir. Çünkü bütün insanlar birbirine benzer. Karşıdakini anlamanın en kestirme yolu, olay ve olgulara karşıdakinin olduğu yerden, onun bakış açısı ve yaklaşımı ile bakabilmekten geçer. Kişisel ya da toplumsal anlaşmazlıkların büyük çoğunluğu, empati yapmamak ya da yapamamaktan kaynaklanır.

4.         Kendini bilen insan, kendine güvenir, kendisine zarar vermez ve vermeyeceğini bilir. Bir başka ifade ile; kendine güvenmek zorundadır. Güvenilen insandır, güven vermeyen düşünce, tutum ve davranışlardan kaçınır. O her zaman ve her yerde, “benden zarar gelmez” mesajı vermeyi yeğler. Başkalarına güvenmek zorunda hisseder çünkü güvenin olmadığı yerde insan ilişkilerinden söz edilemez.

5.         Bütün bu nedenlerin doğal sonucu olarak, dinginlik, sakinlik ve huzur dolu ortamlarda yaşamayı ister. Kendisinin ve çevresinin gelişiminde sorumluluk hisseder. Barış içinde şiddetin her türlüsünden uzakta, severek ve sevilerek yaşamak idealindedir. Çünkü düşmanı olan kişi tedirgindir ve hep pusuda yaşar. Pusuda yaşamaksa özgürlüklerin yok olması anlamına gelir ki, kendini bilen insan özgürlüğünden taviz veremez.

      İnsan beynini hesaba katmadığımızda, normalde doğada olan şey şöyle özetlenebilir: “Kullan ve rakibinden bir adım öne geç. Tahmin et ve hazırlıklı ol. Öngörüde bulun ve hayatını kurtar. İşte hem hayvanlar hem de bitkilerin yaptıkları budur” ("Hayvanlar Ne İster", Marian Stamp Dawkins, Alfa Basım Yayım Dağıtım, Çeviren: Çağatay Tarhan s.137)

     Oysa kendini bilen insan ortaya zekasını koyduğundan acıdan, zorluklardan dersler çıkarıp kendi geleceği için avantaja çevirebilir. “Acı, bizim için çok iyi bir hizmetkar olabilir. (Elbette beraberinde getirdiği dersleri öğrenmeyi tercih edersek) Ve belki de hayatın en büyük zorlukları, aynı zamanda en büyük fırsatları sunuyordur.” (“Mükemmellik Rehberi”, Robin Sharma, Pegasus Yayınları, Çeviri: Filiz Gülerkaya, s.127)

     Ya da Rupi Kaur’un dediği gibi;“Hissettiğimiz keder, neşeye açılan bir kapıdır aslında.” (“Bu Beden Benin Evim”, Rupi Kaur, Pegasus Yayınları, Çev:Gizem Aldoğan.s.48) diyebilir.

               Yalnız başına olmuyor biri daha olmalı yanında insanın. Ama nasıl?
         “Zekamı tehdit olarak değil,   
          İlham olarak alan
           Biri olmalı yanımda.” (Rupi Kaur, a.g.e. s.80) Kısaca; insan olmalı.
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum