MUSA KULA '' HEPİMİZ AYNI GEMİDEYİZ ''
09 Aralık 2024 - 00:07
Evet refah seviyesi yüksek vatandaşımız yok değil elbette var ama genellediğimizde iki elin parmağını geçmeyecek kadar azınlıkta.
Geri kalan büyük çoğunluk takvim yaprağı takip etmekten gözleri buğulanmış, unu alsa şekeri alamayan, yatağa aç giren çoğunluk,
Pataşur içerisinde çerkez tavuğu-nun
Tartalet içerisinde Antakya usulü humus-un
Zencefili somonlu suşi-nin
Kornişona sarılı dana rozbif-in
Mini sandviçte et döner-in
Hindi çöp şiş-in
Aydın usulü kuzu çöp şiş-in
Frambuazlı makaron-un
Fıstıklı Antep sarma-nın
Çikolatalı brownie-nin
Antep fıstıklı karadut pestili-nin
Ejder meyvesi'nin, efuli meyvesi'nin,
aloevera'nın bırakın tadını adını dahi duymayan kesim.
Kasım ayı enflasyonu:
TÜİK aylık yüzde 2, 24, yıllık yüzde 47,09
ENAG aylık yüzde 4, 06, yıllık yüzde 86, 76
İTO aylık yüzde 3, 07, yıllık yüzde 57,99
TÜRK-İŞ'in 2024 Eylül verilerine göre ülkemizde dört kişilik bir ailenin sadece gıda harcamaları için yapması gereken aylık asgari tutar 19 bin 830 lira.
Diğer temel ihtiyaçlar eğitim, sağlık, ulaşım, kira için gereken toplam tutar 64 bin 595 lirayı buluyor.
Asgari ücretin 17 bin 2 lira olduğu ülkemizde kaç ailenin aylık kazancı 64 bin 595 liradır?
Asgari ücretli, emekli sefaletten nasıl kurtulacak?
Açıklanan enflasyon rakamlarında hangisine inanırsan değil, haftalık pazar ihtiyaçlarına bakacaksın, cebini kontrol edeceksin, cebine inanacaksın.
"Nereden nereye?"
Emekli aylık bağlama oranı değişmeseydi bugün en düşük emekli aylığı 31 bin 500 lira olacaktı.
Görünen o ki; Ocak ayında yüzde 15 gibi bir rakamla emekliyi "Şimşek" çarpacak.
Emekli "Şifa" niyetine...
Manda yoğurdu, onun içine 3 - 5 tane Medine hurması, ona bir kaç çay kaşığı kestane balı, içine birde yulaf karışımı yiyerek uyumaya kalksa günlük maliyeti 1229 lira.
Emekliye şifa olsun; on günde maliyet tutarı 12 bin 290 lira.
Suriyeli değil!
Ülkesi için askerlik görevini yaparken vatan toprağının en küçük çakıl taşını gözünden esirgeyen asgari ücretlinin, emeklinin sefaletidir bu.
Hepimiz aynı gemide'miyiz?
GÜNEYİMİZDE NELER OLUYOR
Vaktiyle Bülent Ecevit, Irak toprak bütünlüğünün korunması, Suriye toprak bütünlüğünün korunması noktasında düşüncelerini çok net ortaya koyarken asla 'Dostum Clinton' demediği gibi, İnönü'de hiçbir zaman 'Dostum Roosevelt' dememişti.
O yüzden olsa gerek emperyalist devletler de zaten İnönü'yü, Ecevit'i hiç sevememişlerdi.
Güneyimiz fokur fokur kaynıyor!
"Komşu yanıyor.
Biz aynı noktadayız.
Esad dedi.
Esed dedi.
Hain dedi.
En son; 'gel görüşelim' dedi.
Şimdi 'Astana Antlaşması' ndayız.
Irak bölünürse, Suriye bölünürse sonrasında ne olur?
Bazı TV kanallarında HTŞ (Hey'et Tahrir el Şam) okuması yapan "Ütopik" düşünceleri gördükçe; siz bu ülkeyi hiç mi sevemediniz demek geliyor insanın içinden.
HTŞ'nin varlığı kimleri mutlu ediyor ki; bu zamana kadar bu örgütü görmezden geldiler, hangi işgalci güçlerin işine geliyor olabilir?
Suriye, topalak yemeği gibi fokur fokur kaynıyor.
YORUMLAR