MUSA KULA - BU YAZININ BAŞLIĞI SİZDEN
23 Eylül 2024 - 00:47
Bu acı hiç yaşlanmaz, yaş giysileri yıpranıp ağarsa da, yürek hep karanlıkta kalır."
Kaynak; Victor Hugo
"Türkiye'de kaçırılan çocuk sayısı 3 kat arttı."
TÜİK verilerine göre son 9 yılda; 104 bin 531 çocuk kaybolmuşsa...
2014'te 17 bin çocuğun kaybolduğu, bu sayının son 9 yıl içerisinde en yüksek sayıya ulaştığı belirtildi ise ve günde 32 çocuk kayboluyor sa..!
OECD Türkiye raporu:
Türkiye ortalaması;
Eğitim % 68. Türkiye; %21
Sağlık % 78. Türkiye; %58
Yargı % 56. Türkiye; %33
Türkiye Eğitim bütçesi azaldı.
2017 % 13.1
2019 % 11.8
2021 % 10.9
2023 % 9.7
2024 % 9.9
Diyanet bütçesi neredeyse 10 bakanlığın bütçesine eşit!
Bu istatistiki verilere göre çocuklarımıza nasıl sahip çıkacağız, eğitim, sağlık ve yargı karşısındaki acı bilançomuz bu.
"ÇEDES projesiyle" ve "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" adıyla çocuklarımızın bilimsel eğitimden, laik ve demokratik yaşamdan uzaklaştırarak tarikat ve cemaatlere teslim ediliyor olması, itaatkar, verilenle yetinen, araştırıp sorgulamayan biat kültürüyle çağdaş ve bilimsel yaşamın bütün olanaklarından koparan bir gelecek yaratarak,
"Taliban'la ters yanımız yok"
anlayışı karanlığına kaymışsak...
"Kimler kimlerle beraber!"
HÜDA-PAR lideri Zekeriya Yapıcıoğlu, "Ahmağa anlatır gibi söylüyorum. Biz anayasanın 4'üncü maddesi olmasın istiyoruz" diyor.
Anayasanın 4'üncü maddesine karşı olmak demek değiştirmek istediğiniz bir şey var demektir.
Anayasanın 4'üncü maddesi; 1'inci, 2'inci ve 3'üncü maddelerindeki hükümler değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez diyor.
Değiştirilemez hükümlere karşı olanlar da her zaman ulus devlet devrimleriyle gelen ilkelerle meselesi olan kesimlerdir.
■ 1- Türkiye devleti bir cumhuriyettir.
■ 2-Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devlettir.
■ 3- Türkiye Devleti'nin dili Türkçedir. Milli marşı İstiklal Marşı'dır. Başkenti Ankara'dır.
Bu ülkede doğan ve bu ülkede doyan
HÜDA-PAR'ı bu maddelerin hangisi rahatsız ediyor?
İşte böyle; ayarını bozduğunuz kantar gün gelir sizi de tartar.
Yükseköğretimin başladığı bu günlerde bir kez daha görüldü ki; bizim "Külliye" ye, "Ahlat Köşkü" ne, Marmaris'te "Yazlık Sarayı" olarak bilinen Cumhurbaşkanlığı Devlet Konuk Evi'ne değil, KYK yurtlarına ihtiyacımız var.
Hukukta güven kalmamışsa, emeği korumaksa amaç, emeklileri yoksulluktan kurtarmak için varsa çaba, kavaktan öteye yol da yoksa, kavak dalını kesme, çare sende.
YORUMLAR