"AKŞEHİR, KÖKLÜ GEÇMİŞİ İLE BİRÇOK KÜLTÜRE EV SAHİPLİĞİ YAPMIŞTIR"
İstasyon Haber Gazetesi olarak Akşehir’deki kültür hazinelerimizi tanıtmaya devam ediyoruz. Batı Cephesi Karargahı Müzesini tanıttığımız ilk röportajdan sonra bu haftada Nasreddin Hoca Arkeoloji Ve Etnografya Müzesini tanıyacağız..
06 Mart 2022 - 21:43
Köşe Yazarlarımızdan Kürşad Tuncalı'nın sorularını cevaplayan Müze Müdürü Sevcan Çavdar müze hakkında şu bilgilere yer verdi;
Müzenin Kuruluş aşaması ve amacı hakkında bilgi verebilir misiniz?
İçinde bulunduğumuz yapı, Nasreddin Hoca Arkeoloji Ve Etnografya Müzesi, halk arasında diğer bilinen adıyla (rüştü bey konağı) Konağı olarak bilinmektedir. Konağı yaptıran ve aynı zamanda yapının ilk sahibi Rüştü Bey, Akşehir mustantıkı, sorgu hâkimidir. İlçede kendi adına bilinen iki yapısı bulunmaktadır. Bunlardan biri 1904’de yaptırılmış (halk arasında yine Melek Girmez hanı olarak bilinen ve restorasyonu tamamlanarak hizmete acılan) Rüştü Bey Hanı, diğeri I.Dünya savaşı başlarında yapımına başlanan Rüştü Bey Konağıdır.
Rüştü Bey aynı parsel üzerinde bulunan ve babası Mustafa Ağa’ya ait evi yıktırdıktan sonra, Ermeni Ustalar tarafından Konağın yapımına başlamış, Türk ustalar tarafından da tamamlamıştır. Bodrum ve zemin kat üzerine 2 katlı, ahşap taşıyıcılı, kerpiç ve taş malzemeli ikiz ev olarak planlanan yapının bir bölümünde Rüştü Bey’in oğulları, bir bölümünde kendisi oturmuştur.
İlçemizin en önemli eksiği, türbesi ilçemizde bulunan Nasreddin Hoca adına bir müze olmayışı idi. Kültür Bakanlığı Yüksek Kurulunun 15.11.1985 tarih ve 1569 sayılı kararı ile tescil edilen Rüştü Bey Konağı 1989 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kamulaştırılarak 1992 yılında onarımına başlanmıştır. 05. Temmuz. 2007 tarihinde ziyarete açılan “Nasreddin Hoca Arkeoloji ve Etnografya Müzesi” olarak düzenlenen Rüştü Bey Konağı özgünlüğünü günümüze kadar korumuştur.
Tarih boyunca farklı etnik grupların bir arada yaşadığı Akşehir ilçesinde karma bir kültür dokusu görülmektedir. Bu nedenle kentin mimari dokusunda Geleneksel Türk Evlerinden farklı öğelere sıkça rastlanılmaktadır. Rüştü Bey Konağında da bu karma Kültürün izleri açıkça görülmektedir.
Müzede Neler sergileniyor?
Akşehir, köklü geçmişi ile birçok kültüre ev sahipliği yapmıştır. Hemen hemen her dönemden kültür izlerini bulmamız mümkün. Müzemiz, Arkeoloji ve Etnografya Müzesi olması nedeniyle, Akşehir ve çevresinden getirilerek müzemize teslim edilen arkeolojik eserler ile, Türk Kültüründe önemli yer tutan, Akşehir halk kültürüne özgü etnografik eserler sergilenmektedir.
İkiz ev plan tipinde yapılan konak, bodrum ve kat üzerine iki katlı olarak inşa edilmiştir. Giriş katında idari birim olarak kullanılmakla birlikte, toplam 6 oda bulunmaktadır. Müdür, Uzman, Memur ve Bekçi odaları, ayrıca Etnografik ve Arkeolojik Eser Deposu, bu katta bulunmaktadır.
II. kat Arkeolojik eserlerin sergilendiği bölümdür. Binanın bir bölümünde 3, diğer bölümünde 3 olmak üzere toplam 6 oda bulunmaktadır. Odalar, kronolojik olarak dönemlere ayrılarak sıralanmış olup Eserler teşhir edilmektedir.
III.katta Etnografik eserlerin sergilendiği bölümdür. Bir tarafta, Nasredddin Hocanın fıkrasının betimlendiği oda, Sıra yarenlerinin betimlendiği oda ve Akşehir’e ait gelin odasının sergilendiği odalarda vardır. Diğer tarafta ise etnografik nitelikteki eserler sergilenmektedir. Orta salonda, 13. yy.’a ait ahşap işçiliği gösteren , Seyyid Mahmut Hayrani Türbe kapısı ve Şeyh Eyüb Türbesi’ne ait sanduka teşhir edilmiştir.
Müzenin, ücret, ziyaret günleri, ziyaretçi durumu ve yıllık ortalama istatistiki bilgileri hakkında neler söylersiniz?
İlçemizde bulunan her üç müzemiz de ücretsiz olarak ziyaret edilebilmektedir. Aynı şekilde üç müzemiz de pazartesi (Temizlik Günü olması nedeniyle) hariç haftanın diğer günleri açıktır. Müzemize gelen, Ziyaretçilerimizden talep edilmesi durumunda kendilerine rehberlik edilerek, müzemiz hakkında detaylı bilgiler verilmektedir. Genellikle yerli ziyaretçilerimiz olmakla birlikte, ilçemizde bulunan okullarda eğitim gören öğrenciler, ziyaretçilerimizin ağırlıklı bir bölümünü oluşturmaktadır. Yıllık ortalama 15.000-20.000 arasında ziyaretçiyi ağırlamaktayız. Özellikle, müzeler haftası, Uluslararası Nasreddin Hoca Şenlikleri, Ulusal Bayramlar ve Dini bayramlarda ziyaretçi yoğunluğumuz artmaktadır.
Peki son olarak müzenizde sergileme dışında ne tür faaliyetler gerçekleştirilmektedir?
Müzemiz içerisinde Arkeolojik Etnografik ve Sikke eser depolarımız bulunmaktadır. Konusunda uzman arkadaşlarımız bu depolarda bilimsel metotlarla eserlerin bakımı, belgelemesi ve korumaya yönelik çalışmalarını sürdürmektedirler. Yine yaklaşık 2500 kitabın yer aldığı İhtisas Kütüphanemiz bulunmaktadır. Bu kütüphanemizde de bilimsel araştırma veya çalışmalara kaynaklık edebilecek kitaplarımızla, bilgi talep eden kişilere hizmet vermekteyiz. Belirli günlerde önceden planlanarak düzenlenen geçici sergiler de gerçekleştirmekteyiz. Özellikle “Müzelerde eğitim ve tarihi bilincin öğrencilere aktarılması” kapsamında, Müzeler Haftasında Küçük bir arkeopark oluşturarak öğrencilerimize deneysel arkeoloji çalışması yaptırıyoruz.
Müzenin Kuruluş aşaması ve amacı hakkında bilgi verebilir misiniz?
İçinde bulunduğumuz yapı, Nasreddin Hoca Arkeoloji Ve Etnografya Müzesi, halk arasında diğer bilinen adıyla (rüştü bey konağı) Konağı olarak bilinmektedir. Konağı yaptıran ve aynı zamanda yapının ilk sahibi Rüştü Bey, Akşehir mustantıkı, sorgu hâkimidir. İlçede kendi adına bilinen iki yapısı bulunmaktadır. Bunlardan biri 1904’de yaptırılmış (halk arasında yine Melek Girmez hanı olarak bilinen ve restorasyonu tamamlanarak hizmete acılan) Rüştü Bey Hanı, diğeri I.Dünya savaşı başlarında yapımına başlanan Rüştü Bey Konağıdır.
Rüştü Bey aynı parsel üzerinde bulunan ve babası Mustafa Ağa’ya ait evi yıktırdıktan sonra, Ermeni Ustalar tarafından Konağın yapımına başlamış, Türk ustalar tarafından da tamamlamıştır. Bodrum ve zemin kat üzerine 2 katlı, ahşap taşıyıcılı, kerpiç ve taş malzemeli ikiz ev olarak planlanan yapının bir bölümünde Rüştü Bey’in oğulları, bir bölümünde kendisi oturmuştur.
İlçemizin en önemli eksiği, türbesi ilçemizde bulunan Nasreddin Hoca adına bir müze olmayışı idi. Kültür Bakanlığı Yüksek Kurulunun 15.11.1985 tarih ve 1569 sayılı kararı ile tescil edilen Rüştü Bey Konağı 1989 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kamulaştırılarak 1992 yılında onarımına başlanmıştır. 05. Temmuz. 2007 tarihinde ziyarete açılan “Nasreddin Hoca Arkeoloji ve Etnografya Müzesi” olarak düzenlenen Rüştü Bey Konağı özgünlüğünü günümüze kadar korumuştur.
Tarih boyunca farklı etnik grupların bir arada yaşadığı Akşehir ilçesinde karma bir kültür dokusu görülmektedir. Bu nedenle kentin mimari dokusunda Geleneksel Türk Evlerinden farklı öğelere sıkça rastlanılmaktadır. Rüştü Bey Konağında da bu karma Kültürün izleri açıkça görülmektedir.
Müzede Neler sergileniyor?
Akşehir, köklü geçmişi ile birçok kültüre ev sahipliği yapmıştır. Hemen hemen her dönemden kültür izlerini bulmamız mümkün. Müzemiz, Arkeoloji ve Etnografya Müzesi olması nedeniyle, Akşehir ve çevresinden getirilerek müzemize teslim edilen arkeolojik eserler ile, Türk Kültüründe önemli yer tutan, Akşehir halk kültürüne özgü etnografik eserler sergilenmektedir.
İkiz ev plan tipinde yapılan konak, bodrum ve kat üzerine iki katlı olarak inşa edilmiştir. Giriş katında idari birim olarak kullanılmakla birlikte, toplam 6 oda bulunmaktadır. Müdür, Uzman, Memur ve Bekçi odaları, ayrıca Etnografik ve Arkeolojik Eser Deposu, bu katta bulunmaktadır.
II. kat Arkeolojik eserlerin sergilendiği bölümdür. Binanın bir bölümünde 3, diğer bölümünde 3 olmak üzere toplam 6 oda bulunmaktadır. Odalar, kronolojik olarak dönemlere ayrılarak sıralanmış olup Eserler teşhir edilmektedir.
III.katta Etnografik eserlerin sergilendiği bölümdür. Bir tarafta, Nasredddin Hocanın fıkrasının betimlendiği oda, Sıra yarenlerinin betimlendiği oda ve Akşehir’e ait gelin odasının sergilendiği odalarda vardır. Diğer tarafta ise etnografik nitelikteki eserler sergilenmektedir. Orta salonda, 13. yy.’a ait ahşap işçiliği gösteren , Seyyid Mahmut Hayrani Türbe kapısı ve Şeyh Eyüb Türbesi’ne ait sanduka teşhir edilmiştir.
Müzenin, ücret, ziyaret günleri, ziyaretçi durumu ve yıllık ortalama istatistiki bilgileri hakkında neler söylersiniz?
İlçemizde bulunan her üç müzemiz de ücretsiz olarak ziyaret edilebilmektedir. Aynı şekilde üç müzemiz de pazartesi (Temizlik Günü olması nedeniyle) hariç haftanın diğer günleri açıktır. Müzemize gelen, Ziyaretçilerimizden talep edilmesi durumunda kendilerine rehberlik edilerek, müzemiz hakkında detaylı bilgiler verilmektedir. Genellikle yerli ziyaretçilerimiz olmakla birlikte, ilçemizde bulunan okullarda eğitim gören öğrenciler, ziyaretçilerimizin ağırlıklı bir bölümünü oluşturmaktadır. Yıllık ortalama 15.000-20.000 arasında ziyaretçiyi ağırlamaktayız. Özellikle, müzeler haftası, Uluslararası Nasreddin Hoca Şenlikleri, Ulusal Bayramlar ve Dini bayramlarda ziyaretçi yoğunluğumuz artmaktadır.
Peki son olarak müzenizde sergileme dışında ne tür faaliyetler gerçekleştirilmektedir?
Müzemiz içerisinde Arkeolojik Etnografik ve Sikke eser depolarımız bulunmaktadır. Konusunda uzman arkadaşlarımız bu depolarda bilimsel metotlarla eserlerin bakımı, belgelemesi ve korumaya yönelik çalışmalarını sürdürmektedirler. Yine yaklaşık 2500 kitabın yer aldığı İhtisas Kütüphanemiz bulunmaktadır. Bu kütüphanemizde de bilimsel araştırma veya çalışmalara kaynaklık edebilecek kitaplarımızla, bilgi talep eden kişilere hizmet vermekteyiz. Belirli günlerde önceden planlanarak düzenlenen geçici sergiler de gerçekleştirmekteyiz. Özellikle “Müzelerde eğitim ve tarihi bilincin öğrencilere aktarılması” kapsamında, Müzeler Haftasında Küçük bir arkeopark oluşturarak öğrencilerimize deneysel arkeoloji çalışması yaptırıyoruz.
YORUMLAR