DETSELİ MEHMET CEVİZ HOCA

DETSELİ MEHMET CEVİZ HOCA

[email protected]

KIRK YILLIK KÂNİ OLUR MU YANİ !

29 Aralık 2025 - 23:29

         Bu veciz söz, 1712-1791 yılları arasında  yaşamış Şair Ebu Bekir Kâni Efendi'nin dilinden döküldüğü rivayet edilir. Anlatılanlara göre Hristiyan olan bir kıza aşık olur. Kız, Müslüman olan şairin Hristiyan olması halinde evleneceğini söyler. Bunun üzerine Şair Hristiyan olur. Ancak, vaftiz, günah çıkarma falan derken saçmalıkları ve yanlışları gördükçe bu işin olmayacağını anlar ve din değiştirmekten vazgeçer. Etrafındakiler bunun sebebini sorduklarında “Kırk yıllık Kâni olur mu Yani” Sözünü ifade ederek bu veciz sözün günümüze kadar ulaşmasını sağlamış olur.

     İslam dünyası için kıymetli  olan üç aylara girmiş bulunmaktayız. Allah Resulü (s.a.v) buyurduğuna göre; Recep ayı Allah'ın (c.c), Şaban ayı benim, Ramazan ayı ümmetimin ayıdır” buyurur. Üç aylar; Allah’ın kullarını bağışlamak için imkanlar sunduğu zaman dilimleridir. Müslüman; bu kıymetli zamanlar, kendini hesaba çekme, muhasebe etme, hayırlı yolda mı yanlış yolda mı olduğunu idrak etmek Allahın huzuruna mahçup bir kul olarak değil, yüz akıyla çıkabilmek hayırlı bir insan kervanına katılabilmek için çaba harcamak gerekir. Bitecek olan 2025 yılı nasıl geçtiği ve 2026 yılını  nasıl geçirmemiz gerektiğinin muhasebesini yapmak gerekir.

    Müslüman samimi olmalı, yaptığı her hareketi Allah rızası için yapmalıdır. Sürekli kendini her konuda ama her konuda samimiyet testine tabi tutmalıdır. Yapmış olduğu ibadetler, hayır hasenatlar, davranışlar, öğrendiği ilim ve bilgi, kazandığı malı ve mülkü, çevresi onu insan gibi insan yapmıyorsa insanlık aleminde bir hiçtir. Hz.İmam-ı Şafi’nin dediği gibi; “Sen bedeninde İslam’ı yaşa ki, Allah da belden de İslam’ı yaşatsın.” Önce kendimizi düzeltmenin gayretinde olalım. İnsan olmayanlar, insanlığı sizden öğrensinler. Keramet, Suçluya değil, suça düşman olmaktır. Suçları yok etmenin yollarını aranmalıdır. Kalpleri evirip çeviren Allah’tır. İnsanları kınamadan  ayıplamadan  onlar için hayır dua etmelidir. “Düşmez kalkmaz bir Allah’tır. Bir gün gelir sen onun konumunda o da senin konumuna gelebilir. Her olaya empati kurarak yorumlamalı ve merhamet eli uzatılmalıdır. “İnsanın düşmanı olan şeytandır. Şayet nefsini terbiye eder, şeytana uymazsan   onu yenmiş olur. Ancak iki ayaklı şeytanlar şeytandan da tehlikelidir. Her kılığa girerek insanı yoldan çıkarır. Bir anda insan kendini sapkın ve ahlaki olmayan yolda bulu verir. Ayaklarımızı her konuda yere sağlam basmalıyız. Yoldan çıkmış bir insan için dini, vatani, milli değerlere saygı, şahsına, sevdiklerine dahi gözünü kırpmadan kolayca hainlik yapabilir potansiyele sahip olur. 
     Müslüman Türk milleti olarak uyanık olmak ve tedbirli olmak lazımdır. Özellikle Müslümanlığı kullanarak çıkar sağlayan veya fitne çıkarma gayretinde olan şarlatan tiplere, konumu ne olursa olsun dikkat edilmelidir. Bir atasözümüz der ki ; “Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır.”

      Millet olarak, genel itibariyle dini ve milli konularda  kandırılmaktadır. Yürüdüğümüz yola, gittiğimiz yere, sunulan fikir ve ideolojilere karşı sorgulayıcı, hesap sorucu olmak gerekir. .Fikir ve düşünceleri tahkik ve tahlil ederek doğru ve samimiyeti  ölçü edinmeliyiz. Göründüğü gibi her güzelin güzel olmadığı, her davaya sahip çıkar gibi görünüp sahtekar olduğu sahip çıkmadığı, her din postuna bürünmüş insanların şarlatan olabileceğini  zahiri görülenlerin gerçek olmaya böleceğini fabl yöntemiyle anlatılan bu öyküyü birazda mizahı olması açısından siz okurlarımla paylaşmak istiyorum.

    Bir gün tilki ormanda kendi halinde gezerken bir ağaçta tazecik bir ciğerin asılı olduğunu görür. Ciğeri koklar, sağına soluna bakar sonra ciğer de tuzak olduğunu anlar ve ağacın yakın bir yerine çömelir ve ortamı  izlemeye başlar. Yine ormanda kendi halinde seyr-ü sefer eden bir kurt yaklaşır. Bir ciğere bakar birde tilkiye. Kurt tilkiye “ Tilki kardeş niçin bekliyorsun. Ciğeri neden yemiyorsun?” diye sorunca tilki ‘oruçluyum’ der. Bunun üzerine kurt bir hamleyle ciğerin üzerine atlar. Atlar ama büyük bir patlama ile Kurt yere serilir ve büyük bir acıyla  kıvranırken, tilki parçalanan ciğerleri yemeye başlar. Bunu gören Kurt can havliyle “Hani sen oruçluydun der bunun üzerine tilki; “Duymadın mı? biraz önce top patladı onun için orucumu açıyorum” der. Hikaye bu kadar… .

             “Allah’ım Recep ve Şaban’ı bize hayırlı ve mübarek kıl. Ramazan'a hayırla ulaştır.” Akıbetimiz hayrola… Selam ve Dua ile kalın…
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum