Reklam
Reklam
Reklam
AKŞEHİR BEYEFENDİSİ

AKŞEHİR BEYEFENDİSİ

[email protected]

EĞİTİM, EĞİTİM, EĞİTİM..!

14 Eylül 2021 - 16:36

Merhabalar efendim, hayırlı uğurlu ve bol taşlamalı yazılar benden, sizlere de “anlaşılan ve uygulanan” yazılar diliyorum, okuyup, anlayıp, uygulamanızı istirham ediyorum.
    Rabbimizin de ilk emri OKU diyerek, pandeminin gölgesinde de olsa okulların açıldığı bu ilk haftanın önemine de binaen bu ilk haftaki ve bu zarif gazetedeki söyleşimizi kaleme almaya başladım. İlham kaynağıma da bu arada teşekkür etmek isterim. İyi ki böyle küçücük derya bir gönüle sahibim, elhamdülillah…
    Hani bizim cennet mekan atalarımız var ya sevgili okurlar, tecrübelerini aktardıkları, insanlık yaratıldığından beri yaşamları boyunca elde ettikleri, görüp geçirdikleri olayları, başlarına gelen birçok sonucu, bizlerin kulağına küpe olsun, tecrübe edilmiş benzer iş ve olayların sonuçlarını bilin, fikir yürütün, dikkate alın düşüncesiyle “ATASÖZÜ” olarak nitelendirdiğimiz ifadeleri bizlere bir anlamda da miras bırakmışlardır. Değerini bilebilirsek…
    Onlardan biri de “ağaç yaşken eğilir” atasözüdür, hepimizin de bildiği gibi…Çok doğru bir tespit değil mi? Ağaç, gerçekten yaşken eğiliyor, şekle giriyor. Büyümesini gerçekleştirmeden bir durum alabiliyor, insan ya da doğa aracılığıyla…
    Bizler de annemizden dünyaya geldiğimizden itibaren kâh görerek, kâh anlatılarak, kâh okuyarak, bazen de yaşayarak öğreniyoruz yaşamı, yaşamayı…İşte tam da bu noktada eğitim ön plana çıkıyor kıymetli dostlarım.
    Biz dünyaya geldiğimizde ne ile karşılaşıyoruz ilk önce? Genellikle bir hastanede doğduğumuzu kabullenerek diyebiliriz ki: Yani neredeyse ilk kucağa alınışımız bile bir kadın ile ebe ile hemşire ile değil mi? Annemiz, anneanne ve babaannelerimiz, dedelerimiz, babalarımız, kardeşlerimiz de aynı şekilde bizi ilk gören, kucağına alanlardandır genellikle…İşte bizi ilk kucağa alan hemşire hanımlar, yani kadın, yani anneler…Biz ilk önce kadını iyi eğitmeliyiz. Çünkü kadındır, yuvayı yapan, şekle koyan, yön veren, geliştiren, büyüten, besleyen. Annedir ilk öğretmenimiz. Burada erkek okuyucularımız lütfen alınmasınlar. Tabi ki erkeğin yeri de çok büyüktür ailede, ki onsuz aile olmaz…
    Demem o ki; biz kadını ne kadar “yüceltirsek” aile de o derece yücelir, gelişir, büyür…Burada elbette yine birçok atasözümüzü dile getirebiliriz:
    Ana gibi yar olmaz, Bağdat gibi diyar olmaz.
    Analı kuzu, kınalı kuzu…
    Ağlarsa anam ağlar, başkası yalan ağlar…
    Ana sevgisi bütün sevgilerin kaynağıdır. Cennet anaların ayakları altındadır.(Hz. Muhammed S.A.V.)
    Şimdilerde görüyoruz ki, kadına verilen değer öyle bir hal almış ki, neredeyse kimse kadının toplumdaki yerini ve önemini görmüyor, hatta görmezden geliyor. Kadına şiddet başta olmak üzere, her türlü olumsuzluğu yaşıyor, yaşatıyoruz hakkımız olmasa da..!
    Bir bakalım etrafımıza, düşünelim, toplumda hangi iş ve görevde kadın yok ki?
    Anne, polis, hakim, savcı, doktor, hemşire, şoför, esnaf, memur, çiftçi, işçi, pilot, öğretmen, mühendis, işletmeci, milletvekili, bakan, ressam, yazar, aşçı vs. vs. vs…
    Biz o halde her konuda kadını, ağaç yaşken eğilir misali küçük yaştan iyi bir eğitim ve öğretimle yetiştirmeliyiz. Konuşmasını, düşünmesini, telaffuzunu, bakış açısını iyi geliştirmeyi sağlamalı, ahlaki değerleri en üst seviyede, en iyi şekilde anlatmalı, öğretmeli ve yaşamasını sağlamalıyız. Kendini savunmasını, korumasını, araba kullanmasını, toplumun içinde kendi başına ayakta kalabilecek durumda yetişmesini de sağlamalıyız. Kadının, annenin donanımını, bilgi ve kültür seviyesini, görgüsünü, örf ve adetlerimizi, oturup, kalkmasını, kendini ifade edebilmesini en iyi şekilde öğretmeliyiz. Böylelikle gelecek nesillerin, evlatlarımızın daha doğru, daha ahlaklı, daha iyi bir eğitimde ve kültürde olmalarının tohumlarını en iyi şekilde oluşturmalıyız.
    Sokakta yürürken yere tüküren görmek istemiyorsak, kadını iyi eğitelim. Evimiz, işimiz, aşımız, üstümüz başımız temiz, pak, kaliteli olsun istiyorsak kadını iyi yetiştirelim. Onlara karşı başımız eğik olmasın istiyorsak da, kadının değerini iyi bilelim, koruyalım. Kadın, sözde sevilmeye değil, özde de sevilmeye haiz olmalıdır.
    Akşehir Beyefendisi der ki: “Ne istediğimizi biliyorsak, ne yapacağımızı da biliriz..!”
    Demem o ki,
    Dünyanın Ortası Akşehir’den, Gülmecenin Başkentinden, Nasreddin Hoca Diyarından,
Hürmetlerimle…
Ya tutarsa…

YORUMLAR

  • 0 Yorum