Hızla akıp giden hayatı ertelemeyin…
Siz siz olun aklınızdan geçen güzellikleri yarına bırakmayın. Çünkü yarınlar çok geç olmakla meşhurdur.
‘’Beni her ölüm etkiler.
Tanımasam bile üzülürüm
Yitirilmiş ümitlere…
Hiç gerçekleşmeyecek ideallere,
Yaşanmamış sevgilere üzülürüm…
Bu yüzden korkarım, yaşamı ertelemekten.’’ diyor usta şair Tayfun Talipoğlu dizelerinde. Gelin sizde kulak verin bu dizelere ve hızla akıp giden hayatı ertelemeyin.
Ne yapacaksanız hemen ama şimdi yapın.
Sinemadaki o çok beğendiğiniz filmi gidin izleyin. Arayamadığınız o kişiyi arayın.
Küs olduklarınızla barışın. O çok beğendiğiniz kıyafeti alın, eminim size çok yakışacaktır.
Kış gelsin sezon sonunda alırım dediğiniz o güneş gözlüğünü alın ve takın.
Arayın, sorun, gezin, eğlenin, dans edin…
Bu sizin hayatınız elalem ne der diye düşünmeyi bırakın ve yaşanılması gerekilen her şeyi yaşayın.
Ama hemen şimdi yaşayın.
Mezarlıklara göz ucuyla bir bakın. Ertelenmiş hayatlar, söylenmemiş sözler,yapılmamış işler ve yarım kalmış aşklarla dolu.
Hayata veda ettikleri sırada neleri yarım bıraktılar, kim bilir… Kimisi şu işi de halledeyim tatile öyle çıkarım, dedi. Kimisi tamam onu kırdım ama yarın gönlünü alırım, dedi. Kimisi yarın oynarız diye başından gönderdiği çocuğuyla o son oyunu oynayamadı.Kısacası hiç kimse ertelediği işi yapamadı. İtiraf etmeliyiz ki bizler belki iyi,belki kötü ama çok yanlış yaşıyoruz. Hepimizin hayatı yarına bırakılmış işlerle, ertelenmiş umutlarla dolu… Hayatın tüm güzelliklerini elimizin tersiyle itiyoruz. Ve de tüm yarınlar bizimmiş gibi hayaller kurup duruyoruz. Mutlulukları hep sonraya bırakıyoruz.
Bizler var ya bizler…
İnanın çok yanlış yaşıyoruz.