TUHAF SAYILMAZ
Her gidiş bir gönlü yakar, yaralar
Yâr beklenilen yer araf sayılmaz
Sevip de ayrılan bahtı karalar
Hasretin korundan muaf sayılmaz
İlk anda bir korla yürek yakışı
Gönülden gönüle sızıp akışı
Uzaktan uzağa bir an bakışı
Diyemem sevene zifaf sayılmaz
Bir an gördüğünü bir ömür anmak
Her günkü serabı hep o'dur sanmak
Aşk için çıldırmak, aşk için yanmak
Aşığın nezdinde hilaf sayılmaz
Aşk bu sahralardan geçirir yolu
Aşk bu kayalarda açtırır gülü
Ne Ferhat'ın dağı ne Kays'ın çölü
Aşkın diyarında tuhaf sayılmaz
Birleşir iki can, yoktur öteki
Limitsiz yazılır sevdanın çeki
Hanlar, saraylar vermek de ne ki
Bütünce serveti masraf sayılmaz
Bir ömrü tüketmek sanki an vermek
Bir huzme ışığa asuman vermek
Bir bakışa bir gülüşe can vermek
Yâr uğruna ise israf sayılmaz
Belki çetrefilli, belki karmaşık
Böylece yükselir göğe sarmaşık
Sevdadan anlıyor diye bir âşık
Aşk arastasında sarraf sayılmaz
Kelimeden kabrim kazın isterim
Aşkın kitabına yazın isterim
Mahşerde vuslata sözün isterim
Yârden alınan söz, boş laf sayılmaz